25 Mayıs 2013 Cumartesi

Aklıma Gelenler 2: Türk Müslümanlardaki "Şâmânlık" Kompleksi

Möngke Tengri-yin Küçü-dür (Eğer böyle bir şey mümkünse)

Kişioğlunda bi huy var ki, güçlenmek istiyorsa illâ ki bir düşman buluyor; yoksa yaratıyor, varsa, baştan var ediyor. Ona bok attıkça daha da şahlanıyor. Osmanlı'da da bol bol vardı; 20. yüzyılda da sayısız gördük tüm bu gelenekden gelen 21. yüzyıl "İslam-Türk"çülerinde de (Türk-İslamcılarda da görüyoruz; ama onlar genelde pek bilmiyor yahut ilgilenmiyor, bunlar "İslam-Türk" şeysileri).

Yavuz Bahadıroğlu'nun bi' romanında, sanırım Malazgirt savaşındaki (yahut o civarlardaki bi savaşda)Tengrici Peçeneklerle Selçukluların arasında geçen bir diyalog vardı. Müslüman Türk ordusu, karşısındaki düşman Gayrımüslim Türk güçlerine onların pis şamanlarının kirli sözlerine ve oyunlarına gelmeyeceklerinden falan dem vuruyordu. Tarihte Müslüman olmuş Türklerin diğer boylara "kâfir" diyerek düşman görmesi vardır elbet de, benim zannımca yukarıdaki görüş o tarihdeki komutandan ziyade Yavuz Bahadıroğlu'nun görüşü. Bu bir konu. Asıl denk düşdüğüm "düşman yaratım" meselesi şu:

Bi' şey uydurmuşlar. Neymiş, şeymiş: Eski Türklerin inancı aslında Tengricilikmiş (tamam), şamanlık değilmiş (efendim?, "değillik" derken ne anlamda değilmiş?); çün' şamanlık çok tanrı bi dinmiş (neymiş?). Türkler hep tek tanrıya tapmış. Aradaki kopuşlar olmuş işte şâmânlık gibi pektanrılı dinler ile. Türkler şâmân değilmiş, çün "Dünyaya hükmeden bir millet şâmâncı olamaz"mış.

Evvelâ; sözümü tıñlasınlar deye bi sarık takacağım ve şunun "şaaaamaaan" değil de "şaman" diye okunacağı bir anlatacağım.
Şamanlık (Şamanizm), çoktanrılıymış, Tengricilik tektanrılıymış. Efendim, gayet apayrı birşeymiş gibi aparıp apayırıyorlar. Tengri inancı, hem çoktanrılıdır, hem de tektanrılıdır. Bir Tengri vardır, ve güçler vardır. Bu güçler İslam'daki melekler gibidir yahut evliyaullah gibidir. Kimi zaman iradeleri İslam'ın meleklerinden daha genişdir, bazen değildir. İslam'da da Ademin yaratılmasından önce meleklerin itirazı, yahut sorusu var. Bu da yüzde yüz itaatin dışına çıkan bir durumdur, değil midir? Benim anladığım şamanlık / kamlık ise bir inanç sisteminden ziyade bir doğayla, doğa güçleriyle (sahipleriyle / iyeleriyle) kontak, muhabbet halidir, yol bilme halidir, ve şifa verme halidir, bir pratiktir. Tengri, olandır; kamlık olan ile bir muhabbet halidir. Bir sufi şeyhi yahut dervişi gibi toplumdan bir anlamda uzakdır, ona uyum sağlayamaz; ve bir muhabbeti vardır. Hem de karnını doyuracağı en birincil becerisi şâfiliği, şifacılığıdır.

Konu budur; muzdarip olduğum konuyu en başta dedim. "Şamanlık çok tanrılıdır, biz müslümanız şamanlığı sevmeyiz; tengri tekmiş, negzel müslüman gibi". Böyle saçma sapan bir ayrıma giden zevat, muhtemelen şaman'ın bir kişiye verilen bir sıfat olduğundan da bihaberler. Ayrıma gitmelerinin nedenlerini buldum mu bilmem de düşündüm. Düşünmedim değil:

Geçmişlerine bok atmak istiyorlar. "İslam" olmayan kişiler olan Türk atalarına bok atmak istiyorlar. Çün çoğusunun içden içe "diğer" olan "aşağı" gayrı-müslimlere bok atma istenci var. Alenen belki hiç yok, ama içden içe bi yerden patlayıveriyorlar bazen. "Eski Türkler müslüman değildi, ordan bi bok atmak lazım" içsesinin çaresizliği.
Kimse Türk ya da Arap olmak zorunda değil diye farz bellediğimiz klişelerimizi damga yememek adına buraya yerleştirdikden sonra; bazısı aslen gayrı Türk olduğundan, zaten bir yerden Türk'e bok atmak isteği duyan da vardır. Bazısı da kendini her daim üstün gören ve her daim şereflenecek bir özelliğini arayan, kendini islamla şereflenmiş sayan Türkler olduğundan; şereflendiğinin öncesinde bir şerefsizlik arar ve yine Türk'e bok atar. Osmanlı islam olduğundan mı yoksa göt olduğundan mı Türk'e Yörük'e zulmederdi, düşününüz.

Aynı zamanda, kendinden olan ataya da bok atmak istemiyorlar. Çün yine bir "şereflenme" isteği, hep bir yukarıda olma refleksi. "Olamaz" refleksi. "Benim atalarım çok tanrılı olamaz!". Olsa ne olur? Çün' kafalarında hep bir asabiyet, yani "kan bağı". Derler ki İslam Araplar arasında kan bağını reddedip buna karşı olmuş ve bunu yıkmıştır. Selman-ı Farisi için de "O benim ehl-i beytimdendir" hadisi de bu kan bağının reddine de delaletdir, derler. Fekat hal böyleyken "anne tarafından Mevlana Celaleddin-i Rumi, babanne tarafında Babaziz'e dayanır soyumuz" diyen kişioğulları kol geziyor. Ne ikircikdir? Bunun gibidir, camiada ikilik vardır. Çoğu zaman tevazuları, kendi yalanları ve aslında kibirlikleri de olur, fakat bunlar örnek olarak kalsın, ilerde belki başlık olur.

Fekat işbu ikircik hali hazırda konumuzdur. Hem Türk'e bok atıp kendi şuanki varlığını kuvvetlendiren zevat, aynı zamanda yine aslında aslının asla kötü olamayacağı kibirine düşüp, içden içeee içden içeee, olmayacak şekilde eski güzel inanc hakkında saçmasapanlık türetmişler; "Ya işte aslında kafirler : @! Ya işte ama aslında müslümanlar ;)" kafasına girip, kendi komplekslerini ve feysbuklarını döşeyip, bazısı hatta karıya kıza karizmatik görünme derdindeler.

Dergaha gider; zikr, def, post, selam, vahdet, eşyaya saygı nerden gelmiş bilmez, görür de anlamaz. Niye mi? Öküzdür çünkü.

14 Mayıs 2013 Salı

Cengiz'in Dedesi

Cengiz Törekuloviç (Törekul-oğlu) Aytmatov (Aytmat-oğlu)

"...O dönemde küçük Cengiz beş yaşlarındadır. Bu arada bize kendi atalarını tanıtır. Babası Törekul, dedesi Aytmat, yani Bayrammehmet'tir. Büyük dedesi olan Koncucok'un adı "ayakkabısının koncu yok" anlamındadır. Türkiye'de ayakkabının koncu olmaz, ama çorabın olur. Bu söylemde ise, dedesi çizme değil de çarık giydiği için, "Koncucok" diye bilinirmiş. Kültürde görülen kendini kabul etme halini bu takdimde görmek mümkündür. Biz atalarımızı yüceltmeye çalışırız, "yalın ayak başı kabak yürüyenler" bizim atalarımız olmaz, onlar hep başkalarıdır. Biz ya kendimize toz konduramayız ya da çok acı eleştiririz ama kendini kabul etme haline yabancıyız."

İsenbike Togan, NTV Tarih (Mayıs)

3 Mayıs 2013 Cuma

Cengiz Han'ın Şeceresi

Çinggis an'ın Öncelleri
Bozkurt ile beyaz dişi geyikten doğan Bataçihan / Tamaça / Horiçar-mergan / A'ucan-boro'ul / Sali-ḫaça'u / Yeke-nidun / Semsoçi / Ḫarçu / Borcigidai-mergan / Toroḫolcin-baiyan / Dobun-mergan / Onun eşi Alan-ḫo'a'dan tabiatüstü bir hadise neticesinde doğan Bodonçar / Ḫabiçi / Menen-tudun / Ḫaçi-küluk / Ḫaidu / Baişingḫor-dohşin / Tumbinai-seçen / Ḫabul-ḫan / Bartan-ba'atur / Yesugai-ba'atur / Temucin (Çinggis-ḫan).

Çinggis Ḫan'ın Ardılları 
a) Coçi (ölümü 1227) > Batu (ölümü 1256 / Kipçaḫ hükümdarı)
b) Ça'adai (ölümü 1241) > Buri
c) Ogodai (ölümü 1241) > Guyuk (ölümü 1248)
d) Tolui (ölümü 1231) > Mungge (ölümü 1259)


Moğolların Gizli Tarihi, Çeviren: Ahmet Temir, Türk Tarih Kurumu